Osmanlı Islahat Hareketleri



Osmanlı reform hareketi, Osmanlı İmparatorluğu, Kanuni Sultan Süleyman'ın son yıllarından kalma bir çöküş dönemine girdi. On sekizinci yüzyıldan başlayarak, Batı medeniyetinin etkisi altında Osmanlı İmparatorluğu'nda bazı reformların yapıldığı açıktır. On sekizinci yüzyılın sonunda başlayan reform hareketlerinin merkezinde ardışık askeri yenilgiler şüphesi var. Bu nedenle, ilk girişimler askerlik alanındaydı.

Kararnameler Oturur


Reformist hareketler başlatanların başında III. Selim bulunur. III. Selim, 1789'dan 1807'ye kadar süren saltanatı boyunca Yeniçerileri ortadan kaldırmak, ulemaların etkisini kırmak ve Osmanlı İmparatorluğunu Batı medeniyeti seviyesine getirmek için çaba gösterdi. Tüm bu yeni hareketlere geniş anlamda “Yeni Düzen” Nizami Sedit denir.

Bu dönemde yapılan iki yenilik dikkat çekiyor. Bunlardan biri Batı düzeninde “Nizami Sedit” adlı yeni bir ordunun yaratılması, diğeri ise devlet yönetiminde bir “egemen” yönteminin başlatılması. III. Selim, kendi başkanlığı altında bir toplantı çağrısında bulunduğu Meshveret ile kamu işlerinin yürütülmesinde devlet liderlerinin görüş ve düşüncelerine atıfta bulunmanın yolunu açtı. “İstişare” yönteminin devlet idaresine dahil edilmesi “meşru” yönetim lehine bir atılım olarak düşünülebilir.
İttifak nedir?

Sırası Sedid'e aykırı olanlar, III. Selim'i tahttan alan IV. Mustafa'yı çıkardılar. Böylece, sahipleri uzun süre olmasa da işe geri döndüler. Alemdar Mustafa Paşa'nın İstanbul'da Yürüyüşü, IV. Mustafa'yı tahttan indirmek, II değil. Mahmut tahtından III. Selim döneminde başlayan reform hareketleri yeniden canlandı.

II. Mahmut’un taht üyeliğinden sonra Alemdar Mustafa Paşa'nın önderliğiyle imzalanan Kanun İttifakı (1808) anayasal hareketler açısından önemli bir belge haline geldi. Eylem birliği, sultanın yetkilerini sınırlayan, bir yandan sultana güç veren ve bu yetkileri sultana empoze eden bir belgedir.

Devlet liderlerinin katılımıyla Alemdar Mustafa Paşa, Jan ve Beiler önderliğinde hükümet merkezine çağrılan büyük vezir başkanlığında yapılan toplantılar sonucunda “Cenedi Ittifak” adında yasal bir belge oluşturuldu. Kısacası, Senato İttifakı, fiili ve bölgesel hükümet olan Fiyans olarak bilinen Sultan ve Beyi Ayan arasında yasal olarak ikili bir siyasi antlaşmadır.

Devlet liderlerinin katılımıyla Alemdar Mustafa Paşa, Jan ve Beiler önderliğinde hükümet merkezine çağrılan büyük vezir başkanlığında yapılan toplantılar sonucunda “Cenedi Ittifak” adında yasal bir belge oluşturuldu. Kısacası, Senato İttifakı, fiili ve bölgesel hükümet olan Fiyans olarak bilinen Sultan ve Beyi Ayan arasında yasal olarak ikili bir siyasi antlaşmadır.

Bu belgenin iki özelliği vardır: Birincisi, Sultan partiyi bir parti olarak tanır, sınırlı olmasına rağmen iktidarı paylaşır ve ikincisi, kadınların Sultan'dan bağımsızlığını tanıdı. Stok İttifakı ile II. Mahmut, Anadolu ve Rumeli'nin isyanına karşı gücünün sınırlandırılmasını kabul etti. Bu nedenle, Senato İttifakına "meşru" yönetimin ilk belgesi denilebilir.

II. Mahmut döneminde yapılan bazı reform hareketleri şöyle sıralanabilir:

a) Askerlik hizmetinde Yeniçeri ocağı kaldırıldı ve batı düzeninde Asakiri Mansurey Muhammed adıyla bir ordu kuruldu. Böylece, ıslah akışı hızlanmaya başladı ve muhafazakar güç ortadan kaldırıldı.

b) Bazı yenilikler hukukun üstünlüğüne, özgürlükler alanına, rutin işlere ve müsadereye getirildi, mülkiyet temel bir hak olarak kabul edildi, kapsamı genişletildi ve korundu. Bu arada vergi eşitliği ilkesi yasal düzene dahil edildi.

c) İşkence yöntemi bu dönemde devam etmiştir. Parlamentolarda veya konseylerde görüştükten sonra hükümet işlerine karar vermek önemliydi. Bunun için bir Meclis kuruldu ve bu örgütler Sultan'ın gücüne katıldı. Bu mahkeme meclisi, Dari Shurara Baba Ali ve Dari Shurara Askeri'dir. Bunlar kamusal yaşamda önemli rol oynayan kuruluşlardır. Bir yargı kurumu olan Meclis Mahkemesi, Sultan'a kanunların hazırlanmasında, Daray Sharai Baba Ali eyaletinin idari teşkilatında ve Dari Shurara'nın askerlik hizmetinde yardımcı olan bir örgüttü.

d) Bu dönemde, Sultan'ın yürütme gücüne yardımcı olmak için Batı örneğine göre bakanlıklar kuruldu. Sadrazam unvanı bir Deklarasyona dönüştürüldü ve Başbakan, bakanlıklar arasında işbirliği ve uyumu sağlayan bir onur yeri haline geldi.




© Bilgi Blog Sitesi | Powered by Blogger