Günümüzde hareketsizlik ve sağlıksız beslenme arttıkça omurga sağlığını tehdit eden
hastalıklar yaygınlaşıyor. Bilgisayar ve internet, hayatımıza girdiğinden beri
küçük yaşlardan itibaren uzun saatler hareketsiz bir şekilde bilgisayar başında
durmak boyun fıtığı görülme sıklığını arttırdı. Gençlerin sınavlara
hazırlanması ve masa başı işler boyun fıtığı yaşını düşürdü. Fakat önlem alarak
boyun fıtığından korunmak ve bu hastalığın ilerlemesini durdurmak mümkün.
Vücudumuzun dik
durmasını sağlayan ve omuriliğimizi koruyan en önemli iskelet sistemi parçamız
omurgadır. Omurga bulunduğu bölgeye göre; boyun, sırt, bel ve kuyruk sokumu
olarak bölümlere ayrılır. Boyunda yedi adet omur bulunur. Boyun omurları
arasında oluşan fıtığa boyun fıtığı denir. Fıtığın oluştuğu anatomik yapı
omurların arasındaki disklerdir. Disklerin omurgaya binen yükleri dağıtmak ve
omur eklemleri arasındaki hareketliliği sağlamak gibi görevleri vardır. Ancak
hareketsizlik, yanlış hareket, kazalar, yaşın ilerlemesi gibi faktörlerden
dolayı diskin içindeki su miktarı azalır ve disk dejenere olmaya başlar. Diskin
çevresindeki yapı bombeleşmeye başlar, yırtılabilir ve sonunda diskin çekirdeği
yerinden çıkabilir. Omurganın en önemli özelliklerinden biri de omuriliği
korumaktır. Beyinden gelen emirleri uzuvlara iletmek için omurilikten çıkan
sinirler her omurun yanından çıkar. Bombeleşen ya da yırtılan disk ilgili
sinirin köküne baskı yapmaya başlar. Boyundan çıkan sinirler el ve kol
bölgesine gelir. Boyun fıtığı sonucu önce boyun ve kollara vuran ağrı olur.
Fıtık tedavi edilmez gerekli önlemler alınmazsa ilerler. Sonraki aşamalarda
uyuşma, karıncalanma ve güç kaybı görülmeye başlar. Ellerde güçsüzlük sonucu
günlük yaşam aktivitelerinde gerileme ve beceriksizlik görülmeye başlar. Çok
ileri vakalarda sinirler ölür ve ağrı diner. Kaslardaki erime yüzünden hareket
kaybı ve kasılmalar görülmeye başlar. Hissizlik görülür. Hasta hissetmediği
için banyoda ya da yemek yaparken kendini yakabilir. Durum felç tablosuna kadar
ilerleyebilir.
Boyun omurları diğer
omurlara göre daha küçük ve desteksiz olmasına karşı ağır olan kafamızı taşıma
görevini üstlenmiştir. Bu yüzden en sık fıtıklaşan bölgelerden biridir. Boyunda
fıtık en çok altıncı ve yedinci omurlarda görülür.
Tanı:
Boyun ağrısı, başa,
kola, ellere ve üst sırta vurabilir. Ağrı, uyuşma, kollarda güç kaybı gibi
şikayetlerde vakit kaybedilmeden doktora gidilmesi gerekmektedir. Boyun fıtığı
kesin tanısı MR görüntülemeyle konulmaktadır. Sinir hasarı düşünüldüğünde Emg
istenir.
Boyun Fıtığı Tedavisi
Boyun fıtığının
başlangıç aşamasında hastaya ağrı kesici ve kas gevşetici ilaçlar verilir.
İstirahat önerilir. Hastanın boynunu soğuktan ve travmalardan koruması istenir.
Tedaviye cevap vermeyen vakalarda fizik tedavi önerilir. Fizik tedavide
sıcaklık ajanları ve elektroterapiyle ağrılarda ve kaslarda rahatlama sağlanır.
Sonra fizyoterapist değerlendirmesinden geçen hastalara fizyoterapist
tarafından kişiye özel doğru egzersizler öğretilir. Egzersizlerin düzenli
yapılmasıyla kaslar optimal boyuna gelir ve boyun iskelet sistemi dengeye
ulaşır. Boyun omurlarının çevresindeki kasların kuvvetlendirilmesiyle de
omurgaya destek artar ve bu şekilde fıtığın ilerlemesi durdurur. Hasta günlük
hayatına geri döner ve semptomları hafifler. Bazı durumlarda fizik tedavi de işe
yaramaz. Bu vakalarda cerrahi önerilir. Cerrahiyle boyun anatomisi düzeltilir.
Fakat cerrahi zayıf kasları güçlendirmez ve kaslardaki dengesizliği düzelmez.
Bu durumun sebep olabileceği, diğer omurlarda fıtık oluşma riskini ortadan
kaldırmaz. Bu yüzden cerrahi sonrası da hastanın hayatında gerekli
değişiklikleri yapması, boyun sağlığını koruması ve doğru egzersizleri yapması
çok önemlidir.